Fibromiyalji’de Belirtiler ve Şikâyetler

Fibromiyaljinin ve hastalığa ait şikâyetlerin ortaya çıkışı, bazen ani (akut) başlayan bir hastalık gibi görünse de bu durum; aslında çoğu zaman, uzun süren bir gizli birikimin, ani veya yine yavaş bir başlangıç şeklinde gün yüzüne çıkışıdır.

Hastalığın ileriki yıllarında çok ve yaygın problemler olarak karşımıza çıkan şikâyetler, esasen ilk yıllarda çoğu zaman tek bir şikâyet olarak başlar. Bir kolda uyuşma ve ağrı, veya sırtta ağrı ve kısıtlılık gibi. Yıllar geçtikçe hem şikâyetlerin şiddeti, hem de çeşidi artar. Farkına varılmayan ve dolayısıyla tedavi edilmeyen hastalık, giderek görüntüyü değiştirmeye ve iç organ, yahut özel duyu problemleri gibi şikâyetler göstermeye başlar. Örneğin mide-barsak şikâyetleri, tedavi edilemeyen ciddi bir sorun haline gelmeye başlar. Yahut bazı kulak, iç kulak ve göz şikâyetleri ortaya çıkar. Bunlara, bir süre sonra yansıma ağrı ve yansıma etkiler eklenir. Meselâ, bel bölgesindeki bir kas ağrısı, böbrek ağrısı olarak; sırt veya göğüs kafesindeki bir kas ağrısı ise, kalp ağrısı olarak kendini hissettirir. Sırttaki bir kas problemi, kulak çınlaması ve uğultusu yapabilir.

Fakat fibromiyalji bazen gerçekten ani bir başlangıç ile de ortaya çıkabilir. Bu durum daha çok, yüksekten düşme veya trafik kazası gibi ciddi fiziksel travmalar sonucu meydana gelir. Yoğun stres-üzüntü halleri  ile, ciddi ve uzun süreli üşüme-üşütme de, hastalığı  aniden başlatma eğilimine sahiptir. Ancak bu iki durumda, her şeye rağmen, hastalığa ait bir zeminin önceden varlığı kuvvetle muhtemeldir.

Hastalığın ortaya çıkış yaşı gerçekten çok değişkendir. 20 ila 70 arasında her yaşta görülür. Fakat 15 yaşın altına ve 80 yaşın üstüne çıkması, daha seyrektir.

1- AĞRILAR

Baş ağrısı, pek çok hastada ortak sorundur. Önceleri ilaca cevap verse de, giderek dirençli bir hal alır. Çoğu zaman enseden ve şakaklardan başlayan ağrılar tarzındadır. Ağrı sıklığı ve şiddeti zaman içinde arttıkça, kişinin bilişsel fonksiyonlarını  ve sosyal yaşantısını da etkilemeye başlar. Akademik başarı da olumsuz yönde etkilenir.

Omuz kuşağı ve kollardaki ağrılar, gerginlik ve hareket kısıtlılıkları, hastanın işi ve mesleği her ne olursa olsun, çalışma kapasitesini ve isteğini düşürür, verimini azaltır. İleri durumlarda, hastanın günlük kişisel yaşam aktiviteleri de etkilenmeye başlar. Basit işler veya kıyafetlerini giymek bile, sorun haline gelir. Omuz kuşağı ve kol ağrıları, kaliteli uykuyu da ciddi şekilde bozar.

Omurgaya ait ağrılar, yani bel, boyun ve sırt ağrıları, önceleri gün içinde belirgin iken, sonraları uyku sırasında da rahatsız etmeye ve uykuyu bozmaya başlar. Hastanın yürüme ve ayakta kalma kapasitesi gün geçtikçe azalır. Giderek, bel, boyun ve sırt hareketleri iyice kısıtlanır. Bu durum, tüm vücut fonksiyonlarını etkileme potansiyeline sahiptir.

Kollarda ve bacaklarda ortaya çıkan ağrılara, bazen kasılma/kramplar, uyuşmalar, zamanla güçsüzlük ve fonksiyon/hareket kısıtlılığı eklenir. Hareket kısıtlılığı önceleri sadece yumuşak dokuda iken, sonraları eklem hareketini de bozmaya başlar. Eklem fonksiyonunun uzun süre bozulması, eklemin kendisinde de bozukluk oluşturma riski taşır, ‘kondromalazi patella’ gibi.

Yalın eklem ağrıları da sık görülür. Hem küçük, hem de büyük eklemler etkilenir.

Ağrının karakteri ve süresi, yayılımı ve şiddeti, problemin bölgesine ve kişiye göre değişiklik gösterebilir. Ağrılar, batma, sıkışma, yanma, karıncalanma, kasılma, gerilme veya künt ağrı şeklinde olabilir; bazen de bunların bir kombinasyonu şeklinde ortaya çıkar. Tam tarifi zor olan bu ağrılar, çoğu zaman hastayı çaresizlik hissi içinde bırakır.

2- UYKU

Uykunun bozulması, vücuttaki tüm sistemleri etkiler, hastalığı ve şikâyetlerini şiddetlendirir. Uyku sorunu, fibromiyaljinin en ciddi sorunlarından biridir. Kalitesi ve süresi bozulmuş uyku sebebiyle, kişi ertesi güne uykusunu alamamış halde ve yorgun olarak uyanır. Çünkü tüm vücudun bir bütün olarak dinlenebilmesi, ancak, süre olarak yeterli ve kaliteli bir uyku ile mümkündür.

Uykunun bozulmasının değişik sebepleri vardır. Ağrı ve vücuttaki fiziksel gerginlik, en sık sebeptir. Ağrılar bazen uyuduktan sonra da uyandırır. Kollar ve bacaklardaki huzursuzluk hissi de uykuyu ciddi olarak etkiler.  Hastalığın ilerlemiş evrelerinde, ruhi durum da etkilendiği için, artmış stres ve kaygılar da uykuyu etkiler.

3- MİDE-BARSAK ŞİKÂYETLERİ

Fibromiyalji, hazım sistemini de etkileyerek, öncelikle mide ve barsak hareketlerini arttırır veya azaltır. Böylece hastada artmış mide ve/veya barsak gazı, ishal veya kabızlık, batında şişkinlik gibi şikâyetler ortaya çıkar. Gastroenterolojik tetkik ve tedaviler, hastaya ciddi bir fayda sağlamaz.  Aşırı mide gazı ve geğirme, uykuyu bozacak boyutlara varabilir. Bazı gıdalara karşı intolerans ve alerji gelişebilir.

4- KALP VE AKCİĞER ŞİKÂYETLERİ

Göğüs kafesine yayılan ağrı ve batma hisleri, pek çok kere kalp ağrısını (anjina pektoris) andırır. Ağrı, göğüsten kola ve sırta yayılabilir; veya hasta nefes almada güçlük yaşayabilir ve nefes alma esnasında sıkışma ve batma hisleri oluşur. Pek çok kere de, çarpıntı ve/veya taşikardi (kalp atım hızında artış) hissedebilir. Tüm bu şikâyetler, hastayı bir acil kardiyoloji veya göğüs muayenesi için hastaneye gitmeye zorlar.  Hasta bazen bu şikâyetlerle birçok kereler acil kliniklerine başvurmuş olur. Ancak, yapılan tüm tetkiklere rağmen hastada bir kalp veya akciğer problemi bulunamaz.

5- İDRAR YOLLARINA AİT ŞİKÂYETLER

Daha çok mesane fonksiyonlarının etkilenmesi şeklindedir. Sık idrara çıkma, en sık şikâyettir. Hasta daha nadir olarak idrar tutamama ve kaçırma problemi de yaşar.

6- İÇ VE DIŞ SALGI BEZLERİNE AİT ŞİKÂYETLER

Terleme en sık görülen şikâyettir ve dış salgı bezi olan ter bezleri, aşırı faaliyet halindedir. Terlemeye çoğu zaman üşüme de eşlik eder. Daha nadir olarak, tükürükte azalma ve artma da görülür. Göz kuruluğu ise, sık görülen bir durumdur.

İç salgı bezlerinin kandaki hormon düzeyleri belirgin şekilde değişmese de, hastada endokrin sistem problemlerini düşündüren şikayetler görülür: Hipo-Hipertiroidi şikâyetleri, kadında siklus bozuklukları, gibi.

7- NÖROLOJİK VE MENTAL ŞİKÂYETLER

Vücudun muhtelif yerlerinde uyuşma-his kaybı şikâyetleri görülebilir. Unutkanlık, pek çok hastanın ortak şikâyetidir. Konsantrasyon güçlüğü-zihnini toparlayamama da sık yakınmalardandır. Baş dönmesi ve denge ile ilgili yakınmalar, özellikle boyun şikâyetlerine eşlik eder.

8- CİLT ŞİKÂYETLERİ

Ciltte renk değişiklikleri seyrek değildir. Özellikle el ve ayaklarda mavi veya kırmızı görünüm, değişken bir şekilde ortaya çıkabilir. Bazı bölgelerde cilt rengi aşırı koyulaşmış olabilir. Bu durumların hepsi, tedavi ile tamamen düzelir. Bazen alerjik döküntülere de rastlanır. Bir de, ciltte aşırı hassasiyet gelişerek; hafif masaj veya kaşıma ile, hemen hiperemi (kızarıklık) gelişir.

9- DUYU ORGANLARINA AİT ŞİKÂYETLER

Kulaklarda uğultu ve çınlama sık görülür. İlaç tedavilerine dirençlidir. Ancak doğru yere yapılan kuru iğne ile düzelir. Bazen kulak ağrısı da olur. Gözde de kulak gibi ağrı olursa da, göz kuruluğu ve zor/bulanık görme, ön plandadır.

10- DİĞER MUHTELİF ŞİKÂYETLER

Vücutta gerginlik hissi, özellikle kollar ve bacaklarda/el ve ayaklarda ödem ve şişlik, kadınlarda saç dökülmesi, bruksizm (uykuda diş sıkma) gibi pek çok farklı şikâyetler de görülebilir.

 

❝ Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz. ❞
Randevu için WHATSAPP'dan ulaşın
whatsapp